İzmir’in dağlarında oturdum kaldım
Şehit olanları deftere yazdım.
Öksüz yavruları bağrıma bastım.
Kader böyle imiş ey garip ana
Kanım feda olsun güzel vatana

Türk oğluyum ben ölmek isterim.
Toprak diken olsa yatağım yerim.
Allahından utansın dönenler geri
Yaşa Mustafa Kemal Paşa,yaşa
Adın yazılacak mücevher taşa

İzmir’in 95.yıl kutlamalarıyla ilgili en güzel giriş İzmir Marşı olurdu sanırım. 9 Eylül’ün İzmir için önemi gerçekten ne kadar büyük, Türkiye için ne kadar önemli yerinde kutlamalarda yer alınca daha iyi anladım desem yanlış olmaz. İzmir Parkinn Radisson’un davetiyle İzmir’de mükemmel bir haftasonu geçirdim. Hadi gelin sizlere biraz 9 Eylül kutlamalarından ve Radisson tecrübemden bahsedeyim.

95.Yıl Etkinlikleri..

9 Eylül 1922 tarihinde Türk Ordusunun İzmir’e girmesi ve Yunanların elinden İzmir’i kurtarması ile başlayan gurur 95 yıl sonra yine üst seviyedeydi. Sabah 07.00’de indiğim Adnan Menderes Havalimanı’ndan vakit kaybetmeden direkt Saat Kulesinin olduğu Konak bölgesine geldim, sonra yürüyerek Cumhuriyet Meydanı’na doğru yürümeye başladım. Bu sırada etrafta ciddi bir hazırlık olduğu belliydi. Ses cihazları kontrol ediliyor, kortejlerin yürüyeceği alanlar, protokol masaları ayarlanıyordu. Bu sırada dönemin hatıralarını canlandırmak amaçlı alana gerçekten dört nala gelen atlıları gördüm. Bir an gerçekten Türk Ordusunun 1922 halini gördüm. Her biri kendinden emin, atların üzerinde gururla duruyorlardı. Bu cümleyi kurabiliyorsam, bu duyguyu zirve noktada bana hissettirdiklerindendir.

 

Türkiye’nin Yıldızları Nefes Kesti

Saat 18.00’i gösterdiğinde tüm halk kıyıya doğru ilerliyordu. Kordon insan seliydi adeta. Herkesin bakışları 7 tane Türkiye Yıldızları grubunun jetlerindeydi. Müthiş bir gösteri yaptılar gerçekten. Özellikle birbirleri arasından geçerken neredeyse su seviyesine yakın noktadan geçerken yürekler ağıza geldi. Sürekli duyduğum bir şey vardı.. “vaaay” ve “ooof” bu iki şaşırma tepkisini galiba onlarca kez duymuşumdur. Yarım saat süren gösterilerde en çok beğeni toplayan kısım ise iki pilotun gökyüzünde yaptığı kalpti sanırım. Alkış burada patladı. İzmir’in işgalden kurtuluşunu İzmir’de kutlamak gerçekten başkaymış.

 

Akşam Fener Alayı

Etkinlik tüm gün devam etti ve akşam oldu. Akşam Kordon’da İzmir Marşı, Onuncu Yıl Marşı hiç bitmeden duyduğum bağrışlardı sanırım. Tüm gece süren etkinliklerde 7’den 70’e herkes elinde bayrağıyla İzmir’in kurtuluşunu kutladı. Öyle bir ortam vardı ki, sanki dersin İzmir işgalden dün kurtuldu. 95 yıl sonra bile bunu hissetmek gerçekten çok önemliydi. Sırf bu yüzden bile teşekkürler İzmir ! Meşaleyle, fenerle, senfoni orkestrasıyla, zabıtalarıyla, motorsiklet gruplarıyla bitmek bilmeyen bir akım vardı Kordon’da. Hatta bir an bu grubun Kordon’dan yürüdüğünü ve arka caddeden dönerek yine yine aynı noktaya geldiğini düşündüm 🙂 Öyle kalabalıktı. Şaka bir yana.. Çok güzel bir etkinlikti.

 

 

Yorumlar