Madrid mi ? Barselona mı ? Sorusunun cevabını öğrendim. İkisi de. Madrid’i klasik başkent gibi görmemek lazım. Keyifle gezilecek bir çok noktası var.
Madrid Gezi Rehberi
Nüfus : 3,602 Milyon
Dil : İspanyolca
Para Birimi : Euro
Saat Farkı : Türkiye saatinden 1 saat geridedir.
Vize : Schengen
Buenos días: İyi Günler!
Buenas noches: İyi Geceler!
Bienvenidos: Hoşgeldiniz!
Hola: Merhaba!
Hasta la vista: Görüşmek Üzere !
Hasta luego: Görüşmek Üzere!
Adios: Hoşçakal !
Perdón : Pardon !
Por favor: Lütfen !
Gracias : Teşekkürler !
Si: Evet !
No: Hayır !
Vamos: Gidelim !
İspanya’nın başkenti ve Madrid bölgesinin yönetim merkezi. İber Yarımadası’nın orta kesiminde yer alır. Madrid, İstanbul, Londra, Berlin ve Paris’ten sonra Avrupa’nın en en kalabalık beşinci şehridir.
Madrid Ulaşımı Hakkında
Türkiye’den Ulaşım
İstanbul’dan Madrid’e Pegasus ve Türk Hava Yolları ile 4 saatlik yolculuk sonrası ulaşabilirsin.
Madrid Barajas Havalimanı- Şehir Merkezi Ulaşımı
Madrid Havalimanı şehir merkezine 13 km uzaklıktadır. 4 adet terminalden oluşuyor. Türkiye’den gelen uçaklar T1’e iniş yapıyorlar.
Metro : Madrid Havalimanından şehir merkezine gitmenin en uygun ve hızlı yolu metro istasyonundan geçiyor. Havalimanında metro tabelalarını takip ederek metro durağına 10 dakika gibi bir sürede ulaşabilirsiniz. Burada sistem şöyle, havalimanına metro ile geldiysen veya havalimanından şehir merkezine metro ile geçiş yapmak istiyorsan 3€ ödeme yapman gerekiyor. Bunu havalimanına giriş parası olarak değerlendirebilirsin. Otomattan bilet alıyorsun 3 €’ya sonrasında turnikeden geçebiliyorsun.
Taksi: Havalimanından şehir merkezine ulaşım için ödeyeceğiniz rakam max. 30 Euro civarındadır.
Otobüs : Aeropuerto adı verilen otobüs sistemi 24 saat çalışmaktadır. Bu otobüs sadece üç durakta durmaktadır: O’Donell, Plaza de Cibeles ve Atocha. Yolculuk yarım saat civarı sürüyor. Ücreti ise 5 Euro.
Şehir İçi Ulaşım
Metro: Kullanmanız gereken tek ulaşım aracı bu aslında. Puerta del Sol metronun en merkezi istasyonu. Avrupa’nın en uzun ikinci metro hattına sahip Madrid. Bu da demek oluyor ki, dilediğiniz yere metroyla ulaşabilirsiniz. Hatta ağ o kadar geniş ki, sadece benim konakladığım noktaya 5 dakika mesafede 3 metro istasyonu vardı. Metro’da 1 kullanımlık bilet 1,5 Euro. 15 Kullanımlık ise 12,2 Euro.
Taksi : Madrid’de resmi taksiler beyazdır ve üzerlerinde kırmızı çizgiler vardır. Uygulanan fiyatlar taksinin üzerinde gösterilir. Gündüzleri 1, geceleri 2, tatil dönemlerinde 2 veya 3 numaralı tarifeler geçerlidir. Tüm İspanya gibi taksicilerde de ingilizce bilgisi azdır. Bu yüzden, gideceğiniz yerin adresini yazılı göstermenizi öneririm.
Madrid Gezilecek Yerler
Mercado de San Miguel
19.yüzyıldan günümüze kadar gelmiş modern İspanyol pazarı. Demir iskeletli bir binada kurulan pazarda taze yiyeceklerin çoğunu bulabilirsiniz. Turistler için ideal aslında büyük restoranlarda büyük paralar vermek yerine buraya gelebilirsiniz. Ayaküstü bir şeyler atıştırıp Madrid’i gezmeye devam edebilirsiniz. Neler var Seymen dersen baklava bile var arkadaşım gel diyorum sana.
Plaza Mayor
Dini geçitler, maçlara yürüyüşler, ayinler, törenler her şey burada Madrid’de. 17. Yüzyıldan kalma güzel meydan. Puerta del Sol mu Madrid’in kalbi burası mı hala bilmiyorum. Ama etkileyici binaların revakları, cafeler ve kendine hayran bırakan geniş bir alan. Madrid’e geldiysen görmeden dönmemelisin elbette. Balkonları, sivri kuleleri ve pencereli ve dimdik inen arduvaz çatılarıyla dikdörtgen biçimli Plaza Mayor ismi taşıyan kısım hemen farkedilir. Plaza Mayor’un ortasında meydanı yaptıran III. Felipe’nin atlı bir heykeli de var. Meydanda yapılan ilk büyük tören ise Madrid’in koruyucu azizi San Isıdro’nun aziz ilan edildiği tören.
Puerta del Sol
İstanbul’un Taksim’i neyse, Madrid’in Sol’u da o. Sürekli kalabalık ve sürekli insanların br yerden bir yere yürüdüğü veya havuz başında oturduğu sohbet ettiği, sokak sanatçılarının dolu olduığu bir alan. Puerta del Sol trafiği, kalabalığı ve hareketliliğiyle Madrid’e yakışır bir merkezdir. Kentin başlıca buluışma yerlerinden biri olan ve günümüzde büyük bölümü yayalara ayrılmış bir meydan. Bir zamanla rkentin bir kale ile korunan eski doğu girişinin lduğu yere kurulan meydanda kalenin yıkılmasından sonra çok fazla kilise inşaa edilmiş. Sol’u yarım ay gibi görebilirsin. öyle 360 bir meydan değil. Merkezde ayrıca, yılbaşı gecesi saat kulesinin önünde toplanan insanlar gece yarısı olduğunda çanın her vuruşunda bir üzüm tanesi yiyerek yeni yılın kendilerine şans getirmesini diler. Binanın hemen önünde ayrıca, İspanya karayolları ağının merkezi sıfır noktası bulunuyor.
Gran Via
Madrid’de 19.yüzyılın ortalarında gelişen orta sınıf, kentin sınırlarını dışa doğru zorlamaya ve genişleme için yoksul bölgeleri tahrip etmeye başlandığında geniş bulvar Gran Via için kolları sıvamanın zamanı gelmişti. Modern Madrid’in sembolü olacak bulvarlar için karar 1910 yılında verilmiş. Bu cadde üzerinde dünyaca ünlü alışveriş mağazaları ve Madrid’in simgeleri olan binalar bulunuyor. Metropolis tabi ki başımızın tacı..
Plaza de Espana
Madrid’de trafiğin en yoğun olduğu noktalardan birinde yer alan Plaza de Espana, aynı zamanda popüler bir buluşma noktası Madrid halkı için. Meydanın en büyük simgesi 26 katlı Edificio Espana binası. 1953 senesinde bitmiş inşaatı. Sonrasında iki yanına 17şer katlı iki bina daha yapılmış. Fakat nedenini bilmediğim bir sebepten bina şuanda kullanımda değil. Meydanda ayrıca, dev bir dikilitaş (1928). Dikilitaş önünde ise Cervantes heykelinin hemen altında Don Kişot’u atını sürerken ve Sanço Panza’yı da eşeğinin üzerinde onu takip ederken görebilirsiniz.
Palacio Real
Rio Manzaneres’e tepeden bakan yükek bir kayalığın üzerinde yer alıyordu kraliyet kalesi. 1734 yılında çıkan yangın sonrsı V. Felipe buraya gerçek bir saray yapılmasını istiyor. Ve şuan da günümüze kadar gelen bu sarayın inşaatına başlıyor. Devlet törenlerinin neredeyse hepsi bu alanda yapılıyor. Bu sarayda neler var peki ?
- Dekorasyonu 1879 yılında bitmiş olan yemek salonu bulunuyor. Avizelerinden, tavan resimlerine her şey Bourbon ve Habsburg dönemninin izlerini taşıyor.
- Porselen salon adında bir bölümü var. Odanın tüm duvarları porselen ile kaplanmış. Yeşil ve beyaz ağırlıklı porselenlerde genellikle iki tema var. Melek ve çiçek.
- Gasparini Salonu, çin işleriyle bezeli. Tavan resmi ve süslemeli avizesiyle dikkat çeken yan oda, Goya’nın IV. Carlos portresine ev sahipliği yapıyor.
- Plaa de Armas, fotoğrafta gördüğünüz geniş meydanı. Burada her ayın ilk çarşamba günü öğle vakti askerlerin nöbet değişim törenini izleyebilirsiniz.
- Sarayda II. Carlos döneminin orijinal dekorasyonun korunduğu tek yer olma özelliğini taşıyan taht salonu var.
Teatro Real
Madrid’in opera binası Plaza de Oriante, Palacio Real’in karşı tarafındadır. Altı katlı bir tiyatro görünce, aklıma bizim İstanbul şehir tiyatroları geldi. Burada ilgi baya büyük. Tiyatroyu her gün 10.30-13.00 arası ziyaret edebilirsiniz.
La Latina
La Latina semti, komşusu Lavapies’le birlikte Castizo Madrid’inin merkezi olarak kabul edilir. Benim Madrid’de en beğendiğim mahalle. Dik sokakları ve eher iki yanında çekici bi evler sıralanmış.n yenilenmiş olan dar ve yüksek evler sıralanmış. Sokaklarında turlayın bu şehrin.
El Rastro
Madrid’in orta çağdan bu yana kurulan ünlü bit pazarı burası. Yerlisi eski tadı yok diyor, en hareketli günlerden günümüzde eser yok dese de, turistlerin ve kent sakinlerinin uğrak noktası. Özelikle pazar günü gitmenizi öneririm.
Las Ventas
Boğa güreşleri hakkında ne düşünürsünüz düşünün. İspanyol’da durum baya farklı. Bayılıyorlar.1929 yılında kendinden daha küçük olan bir arena için inşaa edilmiştir. Arena’nın hemen bitişiğinde yer alan Museo Taurino’da ünlü matadorların portreleri ve heykelleri ve çok sayıda boğanın da başı sergilenmekte. Burası sadece boğa güreşleri için değil aynı zamanda yaz aylarında konserlere de evsahipliği yapan bir kompleks. Arena ile ilgili ayrıca ana sayfada blog bölümünde bir yazı daha bulunmaktadır. Göz atabilirsiniz.
Templo de Debod
Mısır hükümetinin bir hediyesi İspanya’ya. Debod Nil nehri üzerinde bulunan Asuan Barajı’nın suları altında kalan tarihi eserlerin kurtarılması projesinde İspanyol mühendislerin emekleri nedeniyle bir teşekkürler hediyesi. Plaza de Espana veya Venture Rodriguez duraklarından ulaşabilirsiniz.
Lavapies
Avrupa’nın en güzel yanı sokaklarında oturup keyif yapacağın insanları izleyebileceğin sakin küçük meydanları sanırım. Lavapies Madrid’in sıradışı mahallesi. Özellikleri akşamları ne yapsak diyenlerin uğrak mekanı.
Retiro Parkı
Madrid’in şık semtlerinden biri Jeronimos’ta yer alan bir park. Madrid’de haftasonları kendilerini yeşile bırak insanların bol olduğu yer. 17. yüzyılda yalnızca kraliyet ailesi tarafından kullanılan park 1869 yılında tamamiyle halka açılmış. İsterseniz yeşile doyabilir, isterseniz bu manzaranın bir parçası olur ve teknelerle gölde tur atabilirsisniz.
Prado Müzesi
Prado Müzesi’nde özellikle Velazquez ve Goya’nın eserleriyle 12.yzyıldan 19.yüzyıla kadar İspanyol resminin en kapsamlı koleksiyonu sunulur. Müzede sadece İspanyol eserler yok yanında Flaman ve İtalyan eserlerde bulunmaktadır. Müzenin en önemli eserl Çobanların Tapınması, Üç Güzeller, Dünya Nimetleri Bahçesi ve Meryem’e Müjdedir.
Plaza de Cibeles
Plaza de Cibeles, Madrid’de bulunan ünlü meydanlardan biridir. Centro, Retiro ve Salamanca için sınır noktasında bulunan meydan, Paseo del Prado – Paseo de Recoletos arasındadır. Şehrin en işlek noktalarından birinde kavşak niteliğinde yer alan Plaza de Cibeles’de mimari açıdan görkemli yerler bulunmaktadır.
Meydandaki Kibele Çeşmesi (Fountain of Cibeles), 18. yüzyıldan kalmadır ve neoklasik tarzdaki bu yapı Roma doğa tanrıçası Kibele’den esinlenilerek Ventura Rodriguez tarafından yapılmıştır. Bu çeşme günümüzde Real Madrid taraftarlarının zafer kutlamaları için buluşma noktası olarak bilinmektedir. Meydanda görmeniz gereken diğer yapılardan bazıları 1777 yılında inşa edilen Kibele Sarayı, 19. yüzyıldan kalma İspanya Banka Binası, Linares Sarayı’dır.
Madrid Çevrede Gidilecek Yerler
Madrid’de gezdin tozdun bitirdin ve hala boş günün veya günlerin mi var ? Hemen değerlendirelim. 2 yer önereceğim sana. Biri Toledo diğeri ise Segovia.
Toledo
Toledo, Madrid’e 80 km mesafede İspanya’nın dini başkenti. Atocha Renfe istasdyonundan 10,3 € karşılığı bilet alarak 35 dakikalık yolculukla buraya ulaşabilirsiniz. Burayla ilgili detaylı yazımı Adım Adım Toledo başlığı altında ana sayfada bloglar kısmında belirtitm. Göz atabilirsiniz.
Segovia
İspanya’nın en güzel şehirlerinden birisi Segovia. Etrafı Rio Erasma ve Rio Clamores tarafından çevrilmiş tarihi kent kayalıkların üzerine kurulmuştur. Gotik katedralin sivri kulelerinin direklerini, arkadaki su kemerlerinin de dümenini oluışturduğu bir gemi diyorlar buraya. Gün batımında, vadidden gözüken eski kentin manzarası sizi etkleyecektir.
- Katedral : 1525 yılında inşaa edilmiş dev Gotik bir yapı. 1520 yılında yıkılan eski katedralin yerine yapılmış. Ancak iyi durumdaki eski revak yenilenerek korunmuş.
- Museo de Segovia : Bu arkeoloji müzesinde 15 bin yıllık taş çağı oylamalarıyla yüzyıllar öncesinden kalma aletler, silahlar, çanak çömlek ve metal işleri yer alıyor. Müzede ayrıca Roma sikke ve yazıtları da bulunuyor.
- Aqueduct : 19.yüzyıl sonlarına kadar su kemeri artık kentin önemli bir silületi. Rio Frio’nun suları br dizi sarnıştan süzülerek kent merkezine getirilmiş.
- Alcazar : Bugünkü kale, ortaçağ kalesinin 1862 yılında geçirdiği yangının ardından yeniden inşa edilerek ortaya çıkmış.
Madrid Yemek Noktaları
Madrid yemek mekanları açısından çok çok fazla geniş bir çeşide sahip. Her yer farklı bir mekan her sokak farklı bir lezzet durağına açılıyor. Ben buraya bildiklerimi yazdım ama eminim çok daha iyileri veya güzelleri vardır.
Chocolateria San Gines
Dar bi sokağa saklanmış bir mekan. Sıcak çikolatayı hamur çubuklara bandırıyorsun. İspanya’nın local tatlılarından birisinden. Plaza Mayor’a çok yakın bir noktada.
La Ciudad Invisible
Seyahat odaklı bir kitabevi ve kafe olan mekanda haffi yemekler, tapas ve şarap sunuluyor.
Casa Revuelta
Plaza Mayor yakınlarında, güzel tapas yapan bir mekan. Renkli seramiklerle bezenmiş yemek salonunda çoğunluğu kent sakinlerinden oluşan konuklara geleneksel yemekler sunulur.
Malaspina
Geleneksel tapasları en iyi fiyatlarla sunan gözde bir taberna.
Bistrot Maximilian
Opera binasına yakın bistro’nun klasik Fransız yemekleri seçkin yemek saloınunda veya sevimli terasında sunuluyor.
Camoati
Bitpazarından alınan objelerle zevkle süslenmiş bir mekan. Güzel şaraplar ve ızgara etler ile güzel bir keyif noktası.
El Abrazo de Vergara
Şık rstoranda yabani mantarlar ve yermantarıyla yapılan pilavı ya da gurme tapalardan deneyebileceğiniz hoş bir mekan.
Le Petit Bistrot
Ahşap masaları, uygun fiyatları ve güzel atmosferi ön planda. Soğan çorbası ve ördek gibi klasikler de vardır.
Naia
Taze ve modern lezzetleri yaratıcı dokunuşlarla sunan şık ama rahat bistro film oyuncuları arasında gözde. Sunulan yemekler arasında acılı keler balığı, deniz tarafğı yahnisi ve portakallı morina balığı sayılabilir.
Taberna del Chato
Madridlilerin gözdeleri arasında yer alan bu mekan olağanüstü şarap menüsüne sahip.Özenli tabaklarıyla güzel şık bir sunum yapıyorlar.
Madrid Kahve Noktaları
Cafe del Jardin SB
Burayla ilgili blog bölümünde özel bir alan yarattım uzun uzun yazdım. Bence Madrid’de en iyi kahve mekanı. Hem konsepti, hem çalışan ilgisi her konuda fazlasıyla memnun bıraktı beni. Madrid’de gizli bir terasta bu kadar yeşil bir yerde kahve içeceğimi hiç düşünmemiştim.
Cafe de la Luz
Kendimi evimde gibi hissettiğim, hatta ayakkabılarımı çıkarıp içeri giresim gelen bir cafe. Ben beğendim bir araştırın fotoğraflarına bakın derim beğenirseniz uğrarsınız bi. Madrid’de gezerken bi mola demek için uygun bir mekan.
Toma Cafe
Bir yerde yazıyordu nerde hatırlamıyorum. Duvarda bisiklet asılı cafe pahalıdır diye. Çok gülmüştüm. Burası öyle bir mekan ama fiyatlara yansımamış tabi 🙂 Konsepti hoşuma giden şık bir mekan. Kahve yanında tatlıları da fena değil önerilir.
Mama Framboise Platea
Burası kahveleriyle meşhur ok ama pastaları da bir o kadar ün salmış. Öneririm. Şık konsepti ve lezzetleriyle sohbet etmek içinde ideal bir mekan. Dekorasyonu ve çalışanlarının ilgisi baya iyiydi.
Cafelito
Fotoğraftan da anlayacağınız üzere kendilerine has bir sunumları var. Limonlu Cheescake ve americano güzel bir ikili oldu. Sizde deneyin derim.
La Infinito
Madrid’in kendine has mekanlarından birisi. Kahvenizi içerken, yan tarafta mini sahnede bir performans sergilenebilir. Keyifli bi ortam gerçekten. Bilgisayarınızda işiniz varsa burada oturarak keyifle hem işinizi halledebilir, hem de kahvenizi yudumlayabilirsiniz.
Salon des Fleurs
Fotoğraf yeterli sanki. Ama kısaca buraya da değinmek isterim. En beğendiğim mekanlardan birisiydi. Yeşillik içinde çiçek arasında sohbet edilesi bir yer. Erkekler bu sözüm size, eşinizi, sevgilinizi, kız kardeşinzi, annenizi tüm dişileri buray götürebilirsiniz hoş bir mekandır.
Monkee Koffee
Adından da anlaşılacağı gibi maymun konseptli hoş bir kahve noktası. Tasarımı çok şık gerçekten. Bir kahve içeceksen, içindeki kadar mekanda güzel olmalı diyenlerdensen burasını da değerlendirebilirsin. Baya keyif aldığım, beğendiğim bir mekandı.
İl Tavolo Verde
Gelelim son mekan önerime. Tesadüfen denk gelip girdiğim ama romantik bir çiftin aşkını kahve içerken izlediğim bi yer. 🙂
Madrid Festivalleri
Madrid’in takvimi yıl boyunca düzenlenen çok sayıda festival, spor organizasyonu ve kültürel etkinliklerle doludur.
Cristo de Medinaceli
Mart ayının ilk cumasında Iglesia de Medinaceli kutlanıyor. Binlerce kişi bu kilisedeki İsa heykelinin önünde en azından birinin gerçekleşmesi umuduyla üç dilek tutuyor.
Semana Santa
Nisan ayında Paskalya Haftasında kutsal perşembe ve cuma aksamları Toledo’da ve Madrid’in her köşesine geçitler düzenlenir. Kilise ayinlerinin yapıldığı cumartesi Chinchon’da büyük çile canlandırılıyor. Paskalya pazarında ise, Tiermes2te öğle vakti bir ağaç ve yahuda’nın kuklası yakılır.
Madrid Maratonu
Nisan ayının son pazar günü gerçekleştiriliyor. Avrupa’nın bir çok yerinden insan akın eder.
Fiestas de Mayo
1 Mayısta işçi bayramı dışında kutlanan ek bi festival. Mayısın gelişi kutlanıyor.
Las Mayas
Enteresan gelen festivallerden birisi. Lavapies’te Iglesia de San Lorenzo civarı. Her sokakta baharı temsil eden bir Mayıs Kraliçesi seçilerek çiçeklerle bezenmiş bir tahta oturtuluyor.
San Isıdro Corridas
Plaza de Toros de Las Ventas’ta günlük boğa güreşleri. 15 Mayıs ile Haziran son haftasına kadar sürüyor.
Fiesta de San Antonio la Florida
13 Haziran tarihinde yapılan bır etkınlık. Senorita’lar yani kızlarr vaftiz kurnasının içine toplu iğneler atarak ellerini içine sokuyor ve San Antonio’dan bir erkek arkadaş diliyorlar. Eğer iğnelerden biri ellerine batarsa dilekleri kabul olacak gözüyle bakılıyor.
Fiestas de la Virgen Carmen
16 Temmuz’da gerçekleşir. Chamberi semtinin festivalidir.
Castizo Fiestas
Latina ve Lavapies’te castizoların yaptığı bir festival.
Encierros
Haberlerde sık gördüğümüz bir durum. Boğa koşar insan kaçar. San Sebastien de Los Reyes’te gerçekleşir. Ağustos’un son haftası.
Vaquillas
Pedrezuela ve Fresnedillas. Gençlerin boğa kılığına girdiği festival.