Kapadokya Balon Serüveni

2009 yılında UP isimli bir animasyon vardı hatırlar mısınız ? Bir ev balona bağlanıyor ve uçuyordu. Orada animasyon kahramını ufak bir çocuğun yüzündeki mutluluk geldi aklıma balonda. Öyle büyüleyici bir tecrübeydi gerçekten.

Gelelim balon meselesine,

Balon turizmini sadece Türkiye’de değil tüm dünyada en iyi yapan nokta Kapadokya. 1994 yılında, 4 balonla toplam 106 kişi taşınmış. geçtiğimiz sene ise 160 civarı balonla 500.000+ fazla insan bu tutkunun peşinden gökyüzüne gitmiş. Bu sayı gitgide de artacaktır. Bunda en büyük etken balon keyfi dışında Kapadokya lokasyonu tabi ki. Kapadokya’yı tepeden görmek, büyüleyici atmosferine kapılmak ayrı bir tecrübe.

image1 (15)

Peki bu organizasyon nasıl oluyor ?

2016’da Kapadokya’da turizm çok kötü durumda. Bu yüzden 1 2 gün önce rezervasyon yapmanız yeterli. Ama turizm açısından iyi olacağını umduğum 2017 yılı ve sonrasında 1 hafta 10 gün önceden rezervasyon yapmanız gerekiyor. Rezervasyon gerçekleştikten sonra, uçuştan bir gün önce tarafınıza, otelden kaçta alınacağız ile ilgili bilgi veriliyor. Sivil havacılık o günün hava şartları uçuş için geçerli mi önceden bilgi veriyor.

Sivil havacılık, trafik lambaları gibi kırmızı, yeşil ve sarı olmak üzere üç renkte bildirim yapıyor balon firmalarına. Buna uyulması şart. Yani kafasına göre balon firmaları uçuş yapamıyor. O gün şartları göz önünde bulunduruluyor.

Kırmızı : Bugün uçuş yapılamaz

Sarı : Yapılmama ihtimali var. Onay beklemede kalın.

Yeşil : Uçuşa hazır bir gökyüzü anlamına geliyor.

Sabah 04.20’de Royal Balloon’un otelden alınarak başlıyor maceranız. Gece çıkarken, çekirgelerin sesleri eşliyğinde otellerinizden, servislerle alınıyorsunuz. Buradan direkt uçuş alanına gitmiyorsunuz. Önce güzel bir kahvaltı var. Menüde fena değil hani. Ama benim tavsiyem doyasıya da yemeyin elbette.

Sonrasında, servislerle uçuşun yapılacağı alana doğru yol alıyorsunuz. Uçuşlar genellikle Çavuşin tarafından yapılırmış. Balonun hareket edeceği alana geldiğinizde, balonun uçuşa hazır hale gelmesini bekliyorsunuz. Bunu izlemek de uçmak kadar keyifli emin olun. İçine gaz dolmaya başladıktan sonra10 dakika gibi bir sürede hazırlanıyor balon. Ve artık uçuşa hazırsınız.

image2 (7)

Balon turundan,

Sepet bölümlere ayrılmış durumda. Genelde 18 kişilik yer olsa da, 10 kişi civarı alınıyor her balona.
Balonu kullanan pilot sadece iniş ve kalkışı kontrol edebiliyor. Ne tarafa gideceğine karar veremiyor. Bu sebeple, rüzgar önemli. İnişe geçerken aşağıdaki ekipler balonun ineceği yere geliyor.
Aşıklar Vadisi, Zelve, Uçhisar, her şeyi tepeden görebilirsiniz.
Uçuş sırasında, balonlar telsizle kontak halinde sürekli. 0.9 yükselişteyim veya 10 saniyeye üzerinizden geçiyorum gibi telsiz konuşmalarına şahit olabilirsiniz. Bu telsiz konuşmaları uçuşun ne kadar profesyonelce ve güvenli yapıldığını gösteriyor.
Kaza riski var mı ? Elbette. Ama, bu uçak ve araç kadar aynı oranda bir durum bence. Gönlünüz rahat olsun. Herkes 3 sene önce yaşanan iki balonun havada çarpışmasını hatırlıyor muhtemelen. Pilotun alkollü olması nedeniyle gerçekleşen bir durummuş. Pilot şuanda cezaevinde. Balon firması da kapanmış.
iniş sert oluyor mu diye düşünebilirsiniz. Çok yumuşak bir iniş oluyor. Tedirgin olacak bir durum yok.
Balon bazen yükseliyor bazen ise altınızdan geçen arabanın hemen tepesine gelecek kadar alçaktan uçuyor. Bu da güzel fotoğraflama imkanı sunuyor.
İnerken, yere değil, sepeti direkt aracın arkasında ki dorseye indiriyor pilotumuz.
Sivil Havacılık her şeyi kontrol ediyor. Havalanacak balon sayısına kadar her şeye müdahale ediyor. Bu yüzden oldukça güvenli bir ortamda uçuş sağlanıyor.
İndikten sonra, uçuş sonrası bir gelenek olan şampanya, meyve suyu ve küçük ikramlar sunuluyor. Ayrıca, günün hatırası anlamında, madalyalar veriliyor. Hatta, pilotumuz Suat Ulusoy balonda yer alan, Çin vatandaşarına Çin Milli Marşı ile madalyalarını takması keyifli bir anı sundu bize. Güzel bir geyik döndü. Uçuşunuzu, Royal Balloon ile yaparsanız Suat Ulusoy’un pilotluğunu yaptığı balonu tercih etmenizi öneririm. Çok beyefendi ve eğlenceli bir muhabbeti var.
Pahalı mı ? Evet. Ama sanmayın ki, firmalar çok kazanma güdüsü ile böyle fiyatlar koyuyor. Bi balonun uçma süresi 900 saatmiş. Ve gerçekten pahalı bir iş balon almak. Balon misafirlerinden kişi başı 90 Euro alınırsa, maliyeti kurtarıyor firmalar. Böyle düşününce, aslında balon firmaları uçmamızı destekleyecek şekilde fiyatlar koyuyor. Aslında bugüne kadar pahalı dediğimiz firmalar bize iyilik yapıyor gibi duruyor. Bu detayları öğrenince fikrim değişti bu konuda.