Gölyazı’da geçirdiğim 1 gün ile ilgili hatıralar..

Haftasonu önemlidir. Bütün haftaiçi yaşadığımız stress ve yorgunluğu atmak için ideal dinlendirici bir rota fena olmaz hani.

Böyle düşünerek başladık yolculuğumuza, İstanbul’dan 1 saat 40 dakika mesafede bulunan Bursa Gölyazı Kasabasına geldik. Amacımız sadece dinlenmek olunca, köyün huzuruna kaptırdık kendimizi. Çok da güzel oldu. Baya keyifli bir köy hayatı yaşadık bir gün boyunca. Uluabat Gölü kıyısında yer alan kendi halinde şirin bir kasaba Gölyazı.

Eski adı Apolyont olan eski bir rum köyü burası. Şimdiki adıyla Gölyazı olan bu yere bağlı toplam 8 küçük ada mevcut.

Göl çevresi, tamamiyle sit alanı olarak belirlenmiş. İçerideki Rum evleride aslına uygun olarak korunmuş.

Kasabanın merkezi, ağlayan çınar ve kahvenin bulunduğu köprü yanı hemen. Köyün erkeklerini genellikle burada bulabilirsiniz. Köy dizilerinde şahit olduğumuz kahve kültürü burada hala geçerli. Selamını verir oturursun. Çay, oralet veya gazoz söylersin.. Racon böyle ! 🙂

Efsanesi

Gölyazı ile ilgili şöyle bir efsane mevcut. Efsaneye göre yıllar önce Odryes Çayı Bandırma’dan denize dökülürmüş. Bu çayın bulunduğu yerde Melde Krallığı, bugünkü Ulubat Gölü’nün bulunduğu yerde Apollonia Krallığı varmış. Melde Kralı bir gün Apollonia Kralı‘nın kızını oğluna ister. Ancak Apollonia Kralı’nın kızı bu evliliği onaylamıyor.. Apollonia Kralı da kızını korumak için bir tepe üzerine saray yaptırır ve kızını buraya esir eder.. Bu duruma çok kızan Melde Kralı kızar ve intikam almak ister. Odryes Çayı’nın yolunu değiştirerek tüm Apollonia’nın sular altın kalmasına neden olur. Prensesin kaldığı saray da sularla çevrili bir ada olarak kalır. Efsaneye göre bugünkü Ulubat Gölü böyle oluşur. Durum bu..

Tarihi

Apollon Krallığı’nın merkezi olarak bilinir. Döneminde bir süreAdramytteion (Edremit)’na, bir süre de Kizikos (Edincik)’a bağlı kalmıştır. İmparatorHadrianus (M.S. 117-138) ‘un Bitinya gezisi sırasında kente uğradığı, kentin kapısındaki adına konulmuş onur yazısından anlaşılmaktadır.

Bizans Dönemi’nde Apollania ad Rhyndacum, önce Bitinya Piskoposluğu’na bağlı kalmış, daha sonra Nicomedia ve kısa bir süre de Kios piskoposluklarına bağlanmıştır.

Osmanlılar 1302 yılında Baleum (Koyunhisar) Savaşı’ndan sonra, bu kaleye sığınan Kite Tekfuru’nu kovalayarak ilk kez Apollania önlerine gelmişler; ancak bu kuşatma sırasında kaçak tekfurun teslim edilmesi dolayısıyla anlaşmaya vararak geri çekilmişler, yalnızca Alyos adasını ele geçirmekle yetinmişlerdir. Bu adanın ele geçirilmesiyle, esasen Apollania ad Rhyndacum’un gölün çıkış kapısındaki berkitilmiş Lopadion kalesiyle ilişiği kesilmiş bulunuyordu.

image1 (45)

Nasıl Gidilir ?

Buraya araçla gelmek mantıklı. Bursa’nın İzmir yolu üzerinde yer alıyor. Balıkesir tabelalarını takip ederek Bursa’dan 20 km çıktıktan sonra, sağ tarafta Gölyazı tabelasını göreceksiniz. Otobandan ayrıldıktan sonra 5-10 dakikalık yolculukla köy meydanına ulaşabilirsiniz. Gölyazı, son dönemde araç trafiğinden bıkmış durumda. Köyün yolları belli bir adetta araç trafğini kaldırıyor. Bu sebeple, köye 2 km kala bir otopark var aracınızı buraya koyuyorsunuz ve ücretsiz servislerle şehir merkezine gidiyorsunuz. Garip gelebilir. Ama empati yapmak lazım. Bende köyde yaşayan biri olsam, her yerin otopark olmasından kapıyı açtığımda 3 tane arabanın kapıya parketmesinden rahatsız olurdum sanırım. Bu uygulama haftasonları geçerli. Haftaiçi ise zaten köy meydanı sakin oluyor. Keyifle gezebilirsiniz.

Aziz Panteleimon Kilisesi

Gölyazı Aziz Panteleimon (bazı kaynaklara göre Hagias Georgias) Kilisesi Anadolu Rum Ortodoks kiliselerinin önemli ve özgün örneklerindendir. Kaynaklar, eskiden köyde üç kilisenin bulunduğunu ve asıl kilisenin Aziz Georgios’a ithaf edildiğini anlatır. Yapım tarihi ile ilgili bazı kaynaklar 19. yüzyıl sonunu işaret etse de; kilisenin restorasyon çalışmaları sırasında ortaya çıkan 1903 ibaresi; büyük olasılıkla kilisenin bitiş tarihini gösterir.
Aziz Panteleimon Kilisesi, üç nefli, dikdörtgen planlı bir bazilikadır. Batısında narteksi bulunur. Naostaki nefleri oluşturan desteklerden yalnızca kuzeyde üç, güneyde de iki desteğin kaidesi günümüze ulaşabilmiştir. Yekpare meşeden oluşan bu desteklerin sadece ikisi günümüze ulaşabilmiş; restorasyon sırasında yine aslına uygun olarak yekpare meşe kullanılmıştır. Kilisenin doğusunda üç bölümlü apsisi bulunmakta olup, ana apsidde dışa doğru daralan bir pencere ve ona simetrik dikdörtgen iki niş bulunur. Apsidi tek basamaklı bir synthronon çevrelemektedir. İbadet mekânı kuzey ve güneyde birbirlerine simetrik altışar pencere ile aydınlatılmıştır. Kuzey-güney doğrultusunda dikdörtgen planlı olan narteksin yanlarında yuvarlak planlı iki merdiven kulesi ile ortasında dikdörtgen planlı üç bölümden oluşur. Kilisenin güney ve kuzey cepheleri payelerle beşer bölüme ayrılır. Yapının üzerini örten çift pahlı çatının büyük bir bölümü restorasyon öncesi yıkılmıştır.  Yeniden yapım sırasında duvarları moloz taş ve tuğla ile örülmüştür.
Mübadeleye kadar ibadet mekânı olan kilise, bu tarihten sonra çeşitli amaçlarla kullanılmış; ancak zamanın ve yangınların etkisiyle günümüze ciddi hasarlarla ulaşabilmiştir. Bursa Nilüfer Belediyesi tarafından aslına uygun olarak restorasyonu gerçekleştirilen kilise, yenilenme çalışmalarını ardından kültürevi olarak işlev kazanmış ve 2014 yılında hizmete açılmıştır. (Kaynak:Nilüfer Belediyesi)
Tarihi Çınar
Türk Mustafa ile, Rum Eleni aşkından dolayı ağlayan çınar derler buraya. Ağaç, Gölyazı’nın göz bebeği. Bu iki aşığın arası savaş sırasında açılır ve Mustafa burada ağlayarak geçirir ömrünü. Bu sebeple buna şahit olan çınar ağacına ağlayan çınar ismi veriliyor.
Nerelerde Yenilir İçilir ?
Öncelikle. Büyüdüğümüz şehirlerden uzakta oranın normaline alıştırmak lazım bünyeyi bence. Bu yüzden köy kahvesine oturun çayınızı söyleyin kesinlikle. O ruhu hissetmek önemli. Ayrıca, tezgahlardan incir, Gölyazı ekmeği mutlaka almalısınız. Gölden çıkan sazan balıklarını da deneyimleyebilirsiniz.
Gidilebilecek Mekanlar..
  • Gönül Sofrası
  • Gün Batımı Et ve Balık Restoranı
  • Hamam Cafe
  • Gölyazı Balık Evi

 

Ayrıca, zamanında balıkçılık için kullanılan teknelerin bir kısmı günümüzde turistik göl gezisi için kullanılıyor. Dilerseniz, sazlık turu yapabilirsiniz. Sazlık turu ile gölde Pelikan kuşlarına ve Nilüfer çiçeklerine de rastlayabilirsniz. Keyifli oluyor. Öneririrm.
image2 (35)image4 (20)image5 (15)
Yorumlar